Bir 4+4+4 İsyanı

2012-2013 Eğitim-Öğretim Dönemi’nin başlamasına az bir zaman kala 4+4+4 sistemi ve ilköğretime başlama yaşı ile ilgili kafa karışıklıkları artarak devam ediyor. Daha önce de yayınladığım yazımda “Neden 5 Çok Erken?” sorusuna cevap vermeye çalışmıştım. 5, okul öncesi eğitim için geç fakat ilköğretim için erken bir yaş demiştim.

Bu şartlar altında 5 ÇOK ERKEN!

Milli Eğitim Bakanlığı süreç içersinde sorularımıza yanıt vermeye çalışırken bir çok Avrupa ülkesinde de benzer uygulamalar olduğundan söz ederek sistemin arkasında durdu; fakat her yeni açıklama yeni soruları da beraberinde getirdi.

Öncelikle okula başlama ve ilköğretime başlama kavramlarının çok fazla birbirlerine karıştırıldığı düşüncesindeyim. Okula başlama, okul öncesi eğitimi de içene alan geniş bir kavramken, ilköğretime başlama daha akademik ve kurallı bir öğrenim sürecinin başlangıcını ifade eder. Evet bir çok Avrupa ülkesinde okula başlama yaşı 5’tir. Bununla birlikte müfredatları ve fiziki şartları incelendiğinde bu ülkelerin eğitim sistemleri ve okullarının 5 yaş çocuklarını da kapsayacak ve onları bu süreçte dezavantajlı bir duruma düşürmeyecek şekilde hazırlandığını söyleyebiliriz.

Peki ya ülkemizde durum ne? Kaç okulumuz fiziki şartları, beslenme ve temizlik koşulları, eğitim öğretim materyalleri ve derslik sayılarıyla 5 yaş çocukları için uygun bir ortam sağlıyor. Çocuğu devlet okulunda okuyan bir çok anne hala çocuklarını okulda tuvalete gitmemesi için tembihlerken belki de sormamız gereken asıl soru “Çocuğum okula hazır mı?” yerine “Okullar çocuklarımız için hazır mı?” olmalıdır.

Yaşasın Özel Okul!

Çok değil 17 yıl önce, henüz 7 yaşında iken bir devlet okulunda başladı benim ilkokul tecrübem Giresun’un Şebinkarahisar ilçesi’nde, İstiklal İlköğretim Okulu’nda. En az 3 arkadaş bank tipi sıralarımızda sırtımızı çantalarımıza dayayarak otururduk. O günlerden bana armağan sırt ağrıları ve duruş bozuklukları ile savaşıyorum şu günlerde.

Peki 17 yıl önceden günümüze devlet okullarında çok mu şey değişti ki, 5 yaş çocuklarını da davet ediyoruz okullarımıza. “Yeni sisteme göre, ilk 4 yıl öğrenciye bilgi vermekten çok okuma, yazma, kavrama ve oyuna dayalı bir sistem uygulanacak böylelikle öğrencinin yeteneklerini keşfetmesi sağlanacak.” diyor Ömer Dinçer. Oyun odaları, spor salonları, müzik odaları, bilgisayar laboratuarları olmayan; ağaçsız, parksız beton bahçeli okullarda mı keşfedecek çocuklar yeteneklerini.Tabi ki hayır!

Eee o zaman napalım, özel okulların hepsi hazırmış bu sisteme, hem çocuğun hazır olup olmadığını ölçen testler de geliştirmişler.

Okullar hazır, çocuklar hazır!

Yaşasın Özel Okul!

Şey, ama tabii parası olana!

Hatice ATMACA